Cahil, bilmeyen; arif ise bilge demektir. Kısacası şair, anlattığı durumun sebebini bilmektedir ancak bilmiyormuş gibi davranır.
UYARI: Tecahüliarif sanatının olduğu yerde istifham yani soru sorma sanatı da bulunmaktadır.
ÖRNEK 1
Şakaklarıma kar mı yağdı, ne var? Benim mi Allah’ım bu çizgili yüz?
Cahit Sıtkı Tarancı, burada aynaya bakarak şakaklarına karın yağıp yağmadığını merak etmekte. Şair, burada şakaklarında karın olup olmadığını elbet bilmektedir ancak bilmezlikten gelmektedir.
ÖRNEK 2
Her gün bu kadar güzel mi bu deniz? Böyle mi görünür gökyüzü her zaman?
Orhan Veli, cevabını bildiği bir soru sormuştur. Elbette açık bir ifade olmayabilir ancak gökyüzünün her zaman böyle görünüp görünmediği hakkında elbette bir fikri bulunmaktadır.
DİĞER ÖRNEKLER
- Yılın ilk karı yağdı İyice kısaldı günler Ölülerimiz üşür mü ki?
- Sular mı yandı, neden tunca benziyor mermer?
- Arzu dolu, yaşamak dolu Bu eller miydi resimleri tutarken uyuyan?
- Göz gördü gönül sevdi seni ey yüzü mâhım Kurbanın olam var mı benim bunda günahım
Diğer söz sanatlarına gitmek için tıklayın.
Hazırlayan: Melih Özdamar